İlkay Gündoğan’ın, Barcelona ile ilk kez forma giyeceği El Clasico’ya saatler kala uzun bir röportaj verdi.
Türk asıllı Alman oyuncu, ligde liderliği ele geçirmek anlamına gelecek bir zafere ulaşmak için Xavi’nin önemli parçalarından biri olacak.
İlkay Gündoğan hala gelişmekte olan bir Barça takımına tecrübe ve cesaret getiriyor. Yıllarca Pep Guardiola ile çalıştıktan sonra sonra şimdi Xavi’yle geçirdiği zamanın tadını çıkarıyor ve bir çocukluk hayalini gerçekleştiriyor.
Barça formasını giymek Alman oyuncu için büyük bir anlam taşıyor ve El Clasico öncesinde ‘Esport 3’e konuştu.
“Genç oyuncular son derece iyi gidiyor. Cumartesi günü bir şansları daha olacak ama önemli olan sakin kalmayı ve sabırlı olmayı bilmeleri” diyor İlkay.
“BELKİ DE HAYATLARININ EN ÖNEMLİ MAÇI”
Daha az tecrübeli oyuncular içinse şunları ekliyor:
“Çok duygusal bir maç olacak çünkü bu büyük bir maç, belki de hayatlarının şu ana kadarki en büyük maçı. Hepimiz son zamanlarda olduğumuzdan daha sakin ve sabırlı olmalıyız. Maçlar Shakhtar maçındaki gibi bir ileri bir geri haline gelmemeli çünkü böyle bir durumda her iki taraf da kaybedebilir. Daha kontrollü olmalıyız. Son birkaç maçta kaçınabileceğimiz gollere mal olan çok basit hatalar yaptık. Tecrübemle onlara nasıl sakin kalacaklarını öğretmek de benim görevim”.
“FERMİN SAKİN KALABİLMELİ”
Fermin Lopez’i daha özel olarak değerlendiren Gündoğan, sözlerini şöyle noktaladı:
“Çok iyi gidiyor. Her türlü durumda iyi çözümler bulabiliyor. Çok belirleyici olabilen çok iyi bir oyuncudan bahsediyoruz. Sağdan iyi şut atıyor, soldan iyi şut atıyor, derinlemesine paslarda iyi. Ancak zaman zaman gerekli sakinliği bulabilmeli ve bu dengeyi bulabilirse, oyun seviyesi daha da yükselecek ve bu da daha iyi kararlar almasını sağlayacaktır.”
“Buraya tek başıma parlamaya ve bir süper yıldız olmaya gelmedim. Buraya takımın başarılı olmasına ve takım arkadaşlarımın daha iyi olmasına yardım etmek için geldim”
“VINICIUS ISLIKLANMAYI SEVİYOR OLABİLİR”
“Birileri Vinicius’un hareketlerini provokasyon olarak yorumlayabilir ama benim için öyle değil. Açıkçası, böyle şeyler yaparsa ıslıklanacağını biliyor. Ama belki de ıslıklanmaktan hoşlanıyordur, bilemiyorum…”